16.07.2012

Hala Israrla Soranlara...

*Lütfen müzikle tüketiniz...

Tek nefeste: Hala inanıyorum! Tüm kalbimle...

"Hala? Nasıl? Niye? Anlayamıyorum..." diyenler...


İnanın yalnız değilsiniz. Öbür tarafın aksine benim anlatmaktan dilimde tüy bitti ve sanki öteki türlüsü daha kolaymış gibi...
Ben de bilmiyorum seneler nasıl geçiyor böyle ve nasıl çıldırmıyor insan ve yine de nasıl sabrediyor da selamete eremiyor. Vazgeçip aynı tuzağa tekrar her şeye rağmen nasıl düşüyor? Bir hafta önce yediği rüzgardan sonra bu koku nasıl hala sindiği yerden çıkmadan durabiliyor? Cevabını bildiğim 'nasıl' bu değil. Size bunları anlatamam.


Ama neden ... ve ... nasıl hala sürüyor? Bunu anlatabilirim.


Sırasıyla;


Çünkü dirensem de, çırpınsam da çıkmıyor hayatımdan. Israrla geliyor, ısrarla düşüyor üzerime. Ve ben, hayatı tüm getirdikleriyle kucaklamaya aç ben, depremle yaşamayı öğrendim. Hala öğreniyorum. Hala daha da iyiye gidiyorum.


Çünkü ben ona değil, aşka inandım. Ona değil, hayatın iyi kötü bana sunacaklarına açtım. Kalbimi her şeyiyle açtım hayata ve ona, her şeyiyle serdim. Çünkü ben ya hep ya hiçtim. Ve hayat hep akıl almaz rüzgarlar getirdi bana. Beni inanamayacağım mutluluklara teslim etti. Ben her canım yandığında ona güvendim. O beni hiç pişman etmedi.


O yüzden bu benim için ne iki kişilik ne de araya koyduklarıyla otuz kişilik bir hikaye olmadı. Çünkü bu hiç onunla benim aramda olmadı. Ben bu meseleyi hep hayatla aramda hallettim. Hayat beni onun aksine hiç yüzüstü bırakmadı.


Ve ben bir kez daha çıkmışken raydan ve inanmışken safkan halimle, bugün üzüldüysem bilin ki hayat beni sadece yeniden yola koydu ve benimle birlikte yeniden yepyeni bir hikayeye doğru yola koyuldu. Yollar bizi hep çok iyi ağırlıyordu...






Hiç yorum yok: